1- SG Concept Mimarlık kurucuları Sibel Hanım ve Giray Bey sizleri tanıyabilir miyiz?
Ben Sibel Karausta Onsekiz, Beykent Üniversitesi Mimarlık (İngilizce) bölümü mezunuyum. İç mimari konsept ve proje uygulama hizmetlerinde uzmanlaştım. Mimarlık kariyerimde detaylara verdiğim önem ve sanata olan tutkumla öne çıktım. Divan Grup, Skyland İstanbul ve Nidakule Levent gibi prestijli projelerde yer aldım. SG Concept Mimarlık’ı kurarken, her projenin bir hikayesi olduğunu ve tasarımın bu hikayeyi yaşatması gerektiğini düşündüm.
Ben Giray Onsekiz, Beykent Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Kariyerimde Avrupanın en yüksek binası olarak nitelendirilen TCMB gibi prestijli bir çok projede çalışarak problemlere çözüm bulma ve yenilikçi yöntemler geliştirme konusunda uzmanlaştım. Mimariyle olan bağım ise sevgili eşim ile tanıştıktan sonra derinleşti. Teknik bilgi birikimimi mimari tasarımla harmanlayarak SG Concept Mimarlık’ta fark yaratan projelerimizi hayata geçiriyorum.
2- SG Mimarlık’ın kuruluş hikayesinden bahseder misiniz?
SG Concept Mimarlık, yaratıcı tasarım anlayışı ve teknik mükemmeliyetin bir araya geldiği bir vizyonla 2021 yılında kuruldu. Farklı disiplinlerden gelen iki profesyonel olarak, estetik ile işlevselliği birleştiren projeler üretmeyi hedefledik. Hem kendi hayallerimizi gerçekleştirmek hem de müşterilerimizin beklentilerinin ötesine geçmek için bu yola çıktık. Markamızın adı, Sibel ve Giray’ın baş harflerinden geliyor, bu da ortaklığımızı ve birbirimizi tamamlayan yapımızı yansıtıyor. Eşim ve ben, birbirimizin yetkinliklerini tamamlayan bir ikili olarak, yaratıcı tasarımları teknik mükemmeliyetle buluşturmayı hedefledik. Kuruluş hikayemiz, sadece bir iş girişimi değil, ortak bir vizyonun ve hayalin gerçeğe dönüşmesidir.
3- Neler yapıyorsunuz? Biz ve okuyucularımız için detaylı olarak anlatır mısınız?
SG Concept Mimarlık olarak iç mimari konsept tasarımı, proje geliştirme ve uygulama hizmetleri sunuyoruz. Ofis, konut, otel ve ticari alanlarda uzmanız.
Öne çıkan projelerimiz arasında:
• Skyland İstanbul ve Vadi İstanbul ofis projeleri
• Bentley by Molton Hotel yenilemesi
• Divan Grup için Academic Hospital’daki Divan Cafeteria ve Suadiyede yer alan Kokoa by Divan
• Maslak Mashattan, Göktürk Bentler, Doğa 77, Kemer City ve Spine Tower’daki konut projeleri
Her projemizde, müşterilerimizin ihtiyaçlarına özel çözümler üretiyor ve mekânları estetikle birlikte işlevsel kılıyoruz.
4- Ekibinizde nelere dikkat ediyorsunuz?
Ekibimiz, yenilikçi ve yaratıcı bir vizyona sahip bireylerden oluşuyor.
• Teknik yeterlilik, estetik anlayış ve detaylara özen gösteren profesyonellerle çalışıyoruz.
• Açık iletişim ve ekip ruhunu ön planda tutuyoruz.
• Her projede farklı bakış açılarını bir araya getirerek tasarımlarımıza değer katıyoruz.
5- Göktürk’ü seçme sebebiniz nedir?
Göktürk, modern altyapısı ve doğal ortamıyla İstanbul’un öne çıkan bölgelerinden biri. Hem huzurlu hem de iş potansiyeli yüksek bir lokasyon olması bizim için tercih sebebiydi. Ayrıca bölgedeki modern yaşam tarzı, sunduğumuz hizmetlerle örtüşüyor. Müşterilerimize daha yakın olabilmek için merkezi bir ofis konumu seçtik.
6- İlerleyen süreçlerdeki planlarınız nelerdir?
• Daha büyük ölçekli projelere imza atmak ve uluslararası arenada yer almak.
• Sürdürülebilir mimariyi projelerimize daha güçlü şekilde entegre etmek.
• Teknoloji ve sanatı birleştiren konseptlerle sektöre ilham vermek.
• Eğitim ve sanat alanında mimari projelerle sosyal sorumluluk projelerine katkıda bulunmak.
7- Sibel Hanım ve Giray Bey, iki eş olarak çalışmak nasıl bir duygu?
Sibel: Eşimle çalışmak, benim için tam anlamıyla bir Yin-Yang dengesi oluşturuyor. Eşim ise, ilham kaynağım. Mimarlık, benim için yaratıcılık ve duygularla yönlenen bir süreç. Projelerin estetik ve anlam boyutuna odaklanıyorum. Giray ise teknik bir zihinle, işin somut ve uygulanabilir tarafını yönetiyor. Birbirimizle uyum içindeyiz; ben mekanlara bir ruh katmaya çalışırken, Giray bu ruhu gerçeğe dönüştürmek için teknik çözümler geliştiriyor. Birbirimizi tamamlıyor ve aynı zamanda zorluyoruz. Bu, işimize hem denge hem de dinamizm getiriyor.
Giray: Sibel ile çalışmak benim için, sürekli keşfedilen bir uyumun parçası olmak gibi. O tasarımlarında duyguyu, sanatı ve hikayeyi ön plana çıkarırken, ben projelerin sağlamlığına ve fonksiyonelliğine odaklanıyorum. Karşıt unsurlar bir araya geldiğinde bütünlük oluşur. İş ortaklığımız da tam olarak böyle. Sibel’in yaratıcılığı olmadan teknik bilgi tek başına eksik kalırdı; benim desteğim olmadan ise tasarımlarının güçlü bir zemini olmazdı.
Her fikir ayrılığı bir denge arayışına dönüşüyor. Bu süreç bazen zorlu olsa da, sonunda ortaya çıkan projelerde her iki bakış açısının izlerini görebilirsiniz. İş hayatındaki bu uyum, özel hayatımıza da yansıyor. Ortak bir vizyonu paylaşmak, bizi her anlamda bir bütün haline getiriyor.
8- Son Mesajınız Nedir?
Bizim için birlikte çalışmak, birbirimizin eksik yanlarını tamamlamak ve farklılıklarımızı bir avantaja dönüştürmek anlamına geliyor. Her projede müşterilerimizin hayallerini, hayallerinin de ötesinde gerçeğe dönüştürmek için çalışıyoruz. Gelecekte daha sürdürülebilir, yenilikçi ve ilham verici projelerle sektöre katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bizim için bu, sadece bir iş değil, bir tutku!