Zamanın giderek daha kıymetli olduğu bu çağda, teknoloji insan hayatını kolaylaştırmanın yanında önemli bir zaman tasarrufu da sağladı. Günümüzde artık haberleşmek, önceki zamanlara kıyasla çok daha kolay ve hızlı hale geldi. Şüphesiz bu kolaylık ve hız, eğitim sektörünü de etkileyerek bilgiye ulaşmayı ve onu kullanmayı çok daha kolay kıldı. Aynı zamanda bilgisayar ve programların eğitimde kullanılmasını adeta bir zorunluluk haline getirdi. Günümüzde okullarda kullanılan akıllı tahtalar, internete erişim sağlayarak gerek sınıf içerisinde gerekse uzaktan eğitim sırasında öğretmenlerin en büyük yardımcısı oldu.
Bunlar sayesinde bir öğretmen dersi ile ilgili her türlü bilgiye, sadece kitaplara bağlı kalmadan kolaylıkla erişebilir hale geldi ve bu da öğrencilerin hem derse daha ilgili olmasını, hem de verilmek istenen bilgiyi daha kolay anlamasını sağladı.
Bilgisayarlar, hayatımızın birçok alanında olduğu gibi eğitimde de vazgeçilmez bir unsur oldu. Başta simülasyon programları olmak üzere bir çok yazılım sayesinde eğitim çağ atladı. Artık bu programlar sayesinde bir laboratuvarda sadece fiziki birkaç deney dışında, öğrencinin gerçek hayatta karşılaşması veya tecrübe etmesi güç konular bile gerçeğe çok yakın doğruluklarla tecrübe edilebilir oldu. Bu sanal deneyler ile laboratuvar şartlarında yapılması tehlikeli veya çok masraflı deneyler bile yapılmaya başlandı.
Eğitimin öğrenciye kazandırması istenen en büyük değişikliklerden biri öğrencinin çağa ayak uydurmasının sağlanması ise eğiticiler de kendilerini teknolojik olarak geliştirmeli ve öğrencilerine yol göstermelidirler. Ayrıca teknolojinin ilerleyişi sayesinde önümüzdeki yıllarda sonucu belli sorular ile sınav yapmak yerine, simülasyon programları ile yaratıcılık ve yaşam boyu öğrenme yetilerini geliştirecek sınavların yapılması gündeme gelebilecektir.
Bu sebeple eğiticilerin ve öğrencilerin akademik ve bilimsel çalışmalarını yürütürken, yeni teknolojilere sahip cihazları, programları takip etmeleri ve kullanmaları fayda sağlayacaktır.