Ne zaman tezgahlarda sebzeden çok çiçeğe benzeyen o güzel bitkiyi görsem baharın yakında olduğunu anlarım. Mart ayı başında Kıbrıs’tan gelir. Nisan ayından itibaren ise yerli enginar başlar. Mayıs ve Haziran’da bol bol bulunur ve çok lezzetli olur. Ülkemizde yetişen enginarın %55’i Ege, %45’i Marmara Bölgesinde yetişir.

Lezzetinin yanında içeriği ile de çok kıymetlidir. 100 gr.’ı sadece 60 kaloridir. Bol miktarda potasyum, magnezyum, kalsiyum, çinko ve demir içerir. A,B1, B6, K ve C vitaminleri yönünden zengindir. Karaciğer dostu, kan şekerini düzenleyen, idrar söktürücü, tansiyon dengeleyici harika bir sebzedir.

Satın alırken dikkat edilmesi gereken bir kaç nokta var. Tezgahtaki enginarın suyuna kararmaması için limon tuzu eklenir. Zaman geçtikçe limon tuzu lezzeti ve sebzenin içeriğini etkiler. Kayıplar olur. Bu nedenle satın alacağınız enginarı kendiniz seçip soydurun ve içme suyun içine koydurup suya bir limon suyu ekletin. Enginarın seçimi de ayrıca önemli bir konudur. Kılçıksız, taze enginar lezzetin garantisi sayılır. Bunun için soyulmamış bir enginarı sapından tutup hafifçe salladığınızda çiçek kısmı sallanıyor ise taze; sabit duruyor ise muhtemelen fazla olgunlaşmış, çok lifli demektir. Aldığınız körpe enginarların besleyici değerini mak için uzun pişirmeden hafif diri olacak şekilde bırakın. Hatta çiğ tüketilmesi çok faydalıdır.

Derin dondurucuda saklamak isterseniz satın aldığınız enginarları kaynayan limonlu suya ekleyin. Kaynama bir süre duracaktır. Tekrar kaynamaya başlayınca iki dakika bekleyip süzün. Enginarları buz dolu bir kaseye alın ve soğutarak pişmeyi sonlandırın. Kağıt havlu üzerine ters kapatarak hafifçe kurutun. Pişirme adedinize göre buzdolabı poşetine koyup havasını boşaltın. Derin dondurucuya koyup dondurun. Kullanmak istediğinizde çözdürmeden pişirmelisiniz.

Milattan önce 2000 - 2500 yıllarında Yunan ve Roma medeniyetlerinde bilindiği görülen enginarın mitolojik bir hikayesi de var. Hikayeye göre;

Tanrı Zeus kardeşi denizler tanrısı Poseidon’u ziyarete gittiğinde ölümlü güzel Cynara’yı görüp aşık olur. Gel gelelim güzel olduğu kadar huysuz olan Cynara tanrı Zeus’u epeyce uğraştırır. Sonunda evlenip Olimpos’da yaşamaya başlarlar.

Cynara Zeus’un evini beğenmez, huysuzluklarına devam eder. Bir gün ailesini çok özleyen Cynara Zeustan habersiz ailesini ziyarete gider. Öfkeden deliren Zeus Cynara’nın kalbini dikenli yapraklarla çevirip dünyaya atar. Güzelliği ile tanrıları kendine aşık eden, ama o kadar da zor bir kalbe sahip olan enginarın Latince adı Cynara scolymus olur.

Sayısız pişirme yöntemi olan enginar’ın en beğendiğim ve en sık uyguladığım reçetesini paylaşmak isterim.

Malzeme Listesi

  • 5 Orta boy enginar (çanak şeklinde ayıklanmış)
  • 6 Adet orta boy kuru soğan
  • 4 diş sarımsak veya 1 
  • adet yaş sarımsak
  • 2 Yemek kaşığı çam fıstığı
  • 1 Çay bardağı zeytinyağ
  • Tuz
  • 2 Kesme şeker
  • 1 Çay bardağı su

Yapılışı

1. Soğanları yarım halka şeklinde doğrayın. Sarımsakları incecik doğrayın.
2. Yağın yarısını geniş tabanlı bir tencereye alın. Çam fıstıklarını hafifçe kavurun.
3. Soğanları tencerey ilave edin. Bir kesme şekeri de ilave edin. Az diye düşünmeyin soğanın 100 gr.’ı 4 r civarı şeker içerir.
4. Kısık ateşte karamelize edin. Yakmamaya dikkat edin. Altın rengi olmalı.
5. Karamelize ettiğiniz soğanların fazla yağını tencerede bırakarak bir kaseye alın.
6. Aynı tencerede yıkanıp limonlu suyu akıtılmış enginarları kısık ateşte, kapak kapalı pişirin. 2. şekeri, tuzu, suyunu ve yağın kalanını ilave edin. Arada enginarları yavaşça çevirin. Hafif diri kalacak şekilde pişmeyi sonlandırın.
7. Pişen enginarları servis tabağına alın. Büyük olanları ortadan kesin. Her parçaya karamelize edilmiş soğanları yerleştirin.
8. Biraz safran ile süsleyin. Servise sunun.
9. Artan enginarları mutlaka ağzı kapalı cam kaplarda buz dolabında muhafaza edin.