Mesleğinin yanı sıra gönülden yapmış olduğu birçok projenin altında imzası olan Dr. Enes Başak şimdide organ bağışı ile ilgili olan bilinmeyen detayları Göktürk dergisinin değerli okuyucularıyla paylaşıyor.
Organ Bağışlamak Neden Önemli?
Bir diyaliz hastası haftada 2-3 defa diyaliz merkezine gider ve her birinde 4 saate yakın merkezde kalır. O sırada birçok sıkıntı çeker. Günlük hayatında istediği gibi beslenemez ve böbrek yetmezliği birçok hastayı sonunda ölüme götürür. Bunun gibi farklı organ yetmezliği yaşayan yüz bine yakın hasta var. Şuan yapılan bağışlar ise bu ihtiyacı karşılamada çok cılız kalıyor. Bu nedenle farkındalığı arttırmak ve daha fazla insana organ bağışının önemini anlatmak gerekiyor.
Unutmayın, bir gün hepimiz veya bir sevdiğimiz de organ nakli bekleyen hastalar arasına girebilir…
Öldükten Sonra da Yaşayan Organlar!
Öldükten sonra tüm organlarımız çok kısa süre içerisinde fonksiyonunu yitirir ve çürümeye terk edilir. Ancak organ bağışı yapan kişiler bulundukları hastanede yaşamını yitirme aşamasındayken yakınlarına haber verilir ve böylece organları alınarak doku uyumu olan Türkiye’de listedeki en yakın kişiye nakledilir. Böylece yaşamını yitiren insan, başka insanlara umut olur, hayat olur.
Organ Bağışı Nasıl Yapılır?
Bulunduğunuz il ve ilçe toplum sağlığı merkezi, il halk sağlığı müdürlükleri, devlet hastaneleri veya organ bağış merkezine giderek organlarınızı bağışlayabilirsiniz. Organ bağışı yapan kişiye kurum tarafından bir kart verilir. Bağış yapacak kişinin 18 yaşını doldurmuş olması gerekmekte.
Organ Bağışı Yapmak Dine Uygun mu?
Diyanetin bu konuyla ilgili 01.03.2013 tarihli fetvası şöyle:
“Kurulumuzca şu şartlara uyularak yapılacak organ ve doku naklinin caiz olacağı sonucuna varılmıştır. Zaruret halinin bulunması, yani hastanın hayatını veya hayatî bir uzvunu kurtarmak için, bundan başka çaresi olmadığının, meslekî ehliyet ve dürüstlüğüne güvenilen bir tabip tarafından tespit edilmesi, Hastalığın bu yoldan tedavi edilebileceğine tabibin kesin kararının bulunması, Organ veya dokusu alınan kişinin, bu işlemin yapıldığı esnada ölmüş olması, Toplumun huzur ve düzeninin bozulmaması bakımından organ veya dokusu alınacak kişinin sağlığında (ölmeden önce) buna izin vermiş olması veya hayatta iken aksine bir beyanı olmamak şartıyla, yakınlarının rızasının sağlanması, alınacak organ veya doku karşılığında hiçbir şekilde ücret alınmaması, tedavisi yapılacak hastanın da kendisine yapılacak bu nakle razı olması gerekir.”
Görüldüğü gibi organ bağışı yapmak dinimizde yasak değil. Dinimize göre organ bağışı yapılabilir. Bunun için bazı şartlar var, bunlar organ bağışı yapmanın hastanın tedavisinde zaruri olması, organ nakli ile hastanın tedavi edilebilmesi, kişi hayatını kaybettikten sonra organlarının alınması, kişinin organlarını hayattayken bağışlaması veya aksi yönde bir beyanının olmaması, yakınlarının rızasının alınması ve organ bağışının hiçbir şekilde para karşılığı yapılmaması. Bu şartlar nezdinde organ bağışı dinimizce yapılabilir.
Organ Bağış Kampanyası
Eğitim Sevdalıları Derneği olarak 30 Ocak tarihine kadar organ bağışı kampanyası yürütüyoruz. Bu kapsamda arzu eden herkes organlarını belirttiğim merkezlere giderek bağışlayabilir. Ayrıca herkes en az 3 arkadaşının/tanıdığının da bağışlamasına vesile olabilir. Böylece bağışlar silsile halinde yayılacaktır. Bu kampanya sonucunda ulaşılan bağışların bir gün inşallah yerini bulacağını düşünmek bile insanı mutlu edecektir.
Ve siz kıymetli Göktürk dergisinin okuyucuları ; sizler de organlarınızı bağışlayarak, çevrenize bu kampanyadan bahsederek, bu bilgileri paylaşarak ve en az 3 kişinin bağış yapmasına vesile olarak kampanyamıza destek olabilirsiniz. Bağış yapan arkadaşlar aldıkları organ bağış kartları ile birlikte 1 adet fotoğrafı [email protected] buraya gönderebilirse hem bağış yapan sayıyı hesaplayabilir hem de fotoğraf paylaşarak bu konuda topluma örnek olabiliriz.
Gelin birlikte hayat kurtaralım.
Birilerine umut ve hayat olalım…
Eğitim Sevdalıları Derneği
Göktürk ailesi olarak Dr. Enes Başak'a topluma farkındalık kazandıran bilgili röportajı için teşekkür ediyoruz.
Haber: Eylül Ayça Karakuş
