Pandemide Gebelik ve Bağışıklık Sistemi

Bağışıklık sisteminin güçlü olması her yaş diliminde önemlidir. Fakat bu durum hamilelik döneminde daha da önem kazanır. Çünkü hastalıklardan korunmanın olmazsa olmaz koşulu güçlü bir bağışıklık sisteminden geçer. Hamilelik anne adayının vücudunda fiziksel ve ruhsal olarak birtakım olumsuz değişikliklerin yaşandığı hassas bir süreçtir.Bebeğin anne karnındaki en ideal gelişimini sağlaması için hormon seviyesi değişir ve bununla birlikte birçok değişiklikler meydana gelmektedir.Anne adayının bağışıklığı gebeliğin ilk haftasından başlayarak son haftasına kadar tüm süreç boyunca zayıflama eğilimi gösterebilir. Anne adayı gebeliği süresince çeşitli enfeksiyonlara ve hastalıklara karşı daha hassas ve korumasız olabilir. Her gebe kadının yaklaşık olarak % 85 – % 90’ında bağışıklık sisteminin zayıflamasına bağlı olarak bazı belirtiler ortaya çıkmaktadır. Hamilelik sırasında viral yollarla bulaşan hastalıkların ve enfeksiyonların hızla yayılmasının sebebi de budur. Anne adayının hastalıklara karşı etkin bir şekilde kendini koruması için bağışıklığını destekleyecek besinler tüketmesi gibi birçok faktöre önem göstermesi gerekmektedir.

Hamilelik sürecinde anne adayının antibiyotik gibi ilaçları kullanımı kısıtlıdır. Bu nedenle enfeksiyonel bir hastalık yaşamaması için bağışıklık sistemini koruması çok önemlidir. Gebelikte bağışıklık sistemini güçlendirmenin en basit yolu her açıdan sağlıklı olan bir yaşam tarzı tercih etmektir. Sağlıklı yaşam tarzı için hafif tempolu yürüyüşler yapmak, kaslarını güçlendirmek için hamilelik yogası veya pilatesi yapmak, bol bol su içmek, düzenli bir uyku rutini oluşturmak stresten uzak durmak, sigara ve alkol gibi kötü alışkanlıkları bırakmak ve vitamin & mineral açısından dengeli bir beslenme planı oluşturmak yapılması gerekenler arasında yer almaktadır. Ayrıca mümkün olduğunca 

abur cubur gıdalardan, fast food gibi yağlı ve şekerli yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Besinleri çeşitlendirmek, lezzetli yemekler yemenizin önünü açarken, vücut direncinin gelişmesine de destek olur. Süt ve ürünleri, et, yumurta, kuru baklagiller, sebze ve meyve, tahıllar beslenmenin içinde yer almalıdır. Protein, vücut direncini arttırmak için önemli bir kaynaktır.A ve C vitamini, kalsiyum, demir, magnezyum yönünden zengin olan portakal, mandalina, greyfurt, nar gibi meyvelerin yanında maydanoz, dereotu, roka gibi yeşillikleri tüketmeye özen gösterin. Ceviz, badem, fındık gibi kuruyemişlerin yenmesi E vitamini alımını artırır ve tok tutar. Bu nedenle ara öğünlerinizde kuruyemiş tüketebilirsiniz. Sıvı alımı günde 2-3 litre olmalıdır. Haftada ortalama 3-4 gün (2 günde bir) düzenli olarak egzersiz yapmalısınız. Egzersiz ve yürüyüş planınızı aşırı terleme, bitkinlik, çarpıntı olmayacak şekilde ayarlamalısınız. Egzersiz süresince 5-10 dakikada bir kısa molalar verebilirsiniz.

Sağlıkla ve sevgiyle kalın.

Kadın Doğum Uzmanı
Op. Dr. Nurhan Takar

Instagram: takarnurhan