EĞİTİM

Okulda şiddet nasıl önlenir

Okullarda geçen eğitim öğretim yılı boyunca öğretmen cinayetine varan şiddet olayları yaşanmıştı. Bu yıl da eğitim öğretimin ilk haftasında Türkiye’nin farklı illerinden 3 öğretmen yine şiddet mağduru oldu. Uzmanlar bu durumun nedenlerini ve çözüm önerilerini anlattı.

Geride bıraktığımız 2023-2024 eğitim öğretim yılında okullar pek çok şiddet olayının adresiydi. Öyle ki; İstanbul Eyüpsultan’da bir özel lisenin müdürü İbrahim Oktugan, görevi başında öğrencisi tarafından öldürülmüştü. Oktugan için binlerce öğretmen sokaklara dökülerek ‘şiddete son’ mesajı vermişti ancak bu olay da şiddetin sonunu getirmedi. 2024-2025 eğitim öğretim yılının ilk haftasında da okullarda benzer olayların devam ettiği görüldü. Sinop Boyabat Şehit Ersoy Gürsu Anadolu Lisesinde 16 yaşındaki öğrenci, öğretmenini bacağından bıçakladı. Mardin’de okul binasına girmeye çalışan iki veli nöbetçi öğretmene yumruk ve kemerle saldırdı. Manisa’da oğlu sınıf tekrarı yapan Sait Tan, okul müdürü Mustafa Örnek’e silahla saldırdı. Silahın tutukluk yapmasıyla şans eseri bir felaketten dönüldü.

Uzmanlar öğretmen-öğrenci-veli üçgeninde sağlıklı iletişimi koparan etkenleri, öğretmenin neden hedef haline geldiğini ve çözüm önerilerini anlattı.

‘MEŞRULAŞTIRMAYI ENGELLEMELİYİZ’

* Türk Psikologlar Derneği (TPD) Yönetim Kurulu Üyesi Klinik Psikolog Ecem Demirtürk: Toplumda şiddetin giderek olağanlaşması okullara da yansıyor. Şiddetin temel nedenleri arasında ergenlerin sosyal beceri ve problem çözme konusundaki yetersizliklerini görüyoruz. Öncelikle sorun çözme yöntemi olarak ‘şiddetin meşrulaştırılmasını’ engellemeliyiz. Okullarda hem çocuklar hem ebeveynler için iletişim becerilerini geliştirecek eğitimler hayata geçirilmeli. Öfke yönetimi, problem çözme, düşünme becerileri ve iletişim becerileri eğitimleri planlanmalı. Öğrenci-öğretmen ve öğrenci- veli ilişkilerini destekleyici okul dışı sosyal faaliyetlerinin hayata geçirilmesi sosyal iletişim becerilerinin artmasına destek olur.

‘CEZALAR CAYDIRICI OLMALI’

* Eğitim-Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Barış Uluocak: “Öğretmenler niye hedefte?” derseniz, burada öğretmenin ‘itibar’ sorunundan bahsedebiliriz. Öğretmenin kamu sırtında bir yük gibi gösterilmesi, az çalışıp çok para kazanıyorlar ya da çok tatil yapıyorlar gibi çarpıtmaların ortaya atılması bir etken. Okullarda güvenlik görevlilerinin önemi artıyor. Bu çerçevede uzun vadede öğretmenin itibarını güçlendirecek kararlar alınması, kısa vadede ise caydırıcı cezaların verilmesi gerekiyor.

* Eğitim Bir-Sen İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı Mükremin Köse: Burada sorun caydırıcı cezaların olmaması. Öğretmene yönelik şiddette cezaların artırılması lazım. Öğretmenlik Meslek Kanunu yasalaştığı zaman eğitimciye yönelik şiddet olaylarında cezanın 2 kat artırılmasını bekliyoruz. Ayrıca okullardaki rehberlik servislerinin veliye ve öğrenciye yönelik eğitimler vermesi gerekli.

‘EĞİTİM PROGRAMLARI KOYULMALI’

* Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yavuz Erişen: Türkiye’de maalesef akademik başarının gelişimine verilen aşırı önem, çocuklara ve ailelere yönelik sosyal ve duygusal eğitim programlarının yetersiz olması, öğretmenlerin ve okul yönetiminin şiddet vakalarını yeterince ciddiye almaması, öğretmenlerin şiddetle nasıl başa çıkacakları yönünde yetersiz eğitimleri bu tür davranışların yaygınlaşmasına zemin hazırlıyor. Eğitim fakültelerinde şiddete karşı doğrudan bir program yok. Öğretmenlere, öğrencilere ve ailelere yönelik iletişim, çatışma yönetimi gibi konularda eğitim programları düzenlenmeli, tüm toplumsal kurumların şiddetin azaltılması yönünde çabaları artırılmalı.