İŞTİRAK NAFAKASI

İştirak nafakası ,velayet hakkı kendisine bırakılmayan eşin, velayet hakkı verilen eşe, çocuğun bakım ve eğitim giderleri karşılığı gücü oranında yapacağı katkıdır. Nafaka velayet hakkına bağlı bir yükümlülük değildir, eşlerin çocukları üzerindeki bakım ve yetiştirilmesine özen gösterme yükümlülüğü sonucu doğan bir nafakadır. Çünkü velayet hakkının kaybedilmesi ebeveynin çocuğun bakım ve masraflarına katılma yükümlülüğünü sona erdirmemektedir.

Nafakası açılan boşanma davası ile talep edileceği gibi ayrı bir davayla da talep konusu edilebilir. Yargıtay’ın aksi yönde kararları bulunmakla beraber hakim çocuğun menfaati gerektiriyorsa resen nafakaya hükmedebilir lakin nafaka miktarının değiştirilmesi veya tamamen kaldırılmasına hakim kendiliğinden hükmedemeyecektir, bunun gerçekleşmesi talebe bağlıdır. İştirak  nafakası davasını TMK madde 329 uyarınca şu kişiler açabilir: Fiili olarak çocuğa bakan eş, çocuğa atanan kayyım, vasi ve temyiz kudretine sahip çocuk talep edebilir. Görevli mahkeme Aile Mahkemesidir.

Nafaka miktarı; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına göre ana babanın mali durumları göz önünde  bulundurularak hakim tarafından TMK madde 4’teki hususlar da dikkate alınarak takdir edilir.  Çocuğun varlıklı olması ebeveynleri nafakadan kurtarmayacaktır. Nafaka her ay peşin olarak ödenir. Kural olarak çocuğun 18 yaşını doldurması, evlenmesi, mahkeme kararı ile ergin kılınması sureti ile son bulur.  Ancak çocuk ergin olmasına rağmen eğitim hayatına devam ediyorsa eğitim hayatı sonuna kadar iştirak nafakası ödenmeye devam edilir. Nafaka borçlusunun ölümü, çocuğun eğitim hayatına devam etmemesi ve evlenmesi nafakayı keser. Nafakanın ödememesi halinde şikayet yolu ile yükümlü 3 aya kadar tazyik hapsi yaptırımına çarptırılabilmektedir.