EVİMDEN SES VERİYORUM, EVİNİZDE MİSİNİZ SEVGİLİ DOSTLAR

#EvdeKal sloganıyla tüm sevenlerimize, tüm takipçilerimize sonsuz ve saygılarımla merhaba...

Gündemi uzun zamandır meşgul eden ve hemen hemen hepimizin psikolojisini alt üst eden Korona Virüsü illetinden bahsetmek istiyorum sizlere. Biliyorum hepiniz bu konuyu sürekli duymaktan bıktınız ama bizlere düşen önemli görevler var, bunları sizlerle paylaşmak benim için kıymetli sevgili dostlar.

Bir yayıncı olarak doğru kaynaklardan net bilgiyi sizlere ulaştırmak benim boynumun borcu. Ben ve ekibim gece gündüz sizlere kaliteli hizmet verebilmek için ayaktayız. Bu süreçte hiç alışık olmadığımız bir hayatı yaşıyoruz genci yaşlısı, çoluk çocuk... Kabul ediyorum evde oturmak çok sıkıcı geliyor hele ki bahar yüzünü göstermişken. Biz yetişkin insanlara büyük rol düşüyor. Bizler bu virüsü yok edeceğimiz günlerin hayalini kurarak var gücümüzle yapılması gereken ve bizlerden istenilen uygulamaları yerine getireceğiz. Çocuklarımız ve yaşlılarımızı zapt etmek biliyorum çok zor. Akıl yolunu kullanarak duygusallığa yer vermeden, onları incitmeden bu sürecin geçici olduğuna onları ikna etmeliyiz. Sizler de biliyorsunuz ki ben değil günlerce oturmak açık havada on dakika bir bankta oturamam. Hareketli, aktif, hızlı düşünen ve yerinde duramayan bir adamım. Ve inanın bana sevgili dostlar ben ve ailem günlerdir evimizdeyiz. Bir yandan çalışıyor, üretmeye devam ediyor bir yandan ise bu ev hali günlerini eğlenceli hale getirmeye çalışıyoruz. Sevgili eşim Çiğdem Hanım’ ın özveriyle ve sabırla bizlere olan yaklaşımına inanın hayret ediyorum. Bir tek benim eşim değil elbet, tüm kadınlarımız şu an bu durumda. Eşleri ve çocukları sürekli evdeler ve günlük rutinlerinin dışına çıktılar. Kadınlarımızın tüm düzeni bozuldu ve hepsi özveriyle evlerinde sağlıklı bir şekilde bu süreci atlaymaya çalışıyorlar. Şahsım adına önce eşim Çiğdem Hanım’a daha sonra tüm kadınlarımıza gönülden teşekkür ediyorum.

Türk toplumu olarak geçmişten günümüz tarihine kadar bir çok savaşlar bir çok doğal afetler ve bir çok krizler gördük yaşadık. Bu Korona Virüsü de onlardan biri. Eğer bizler bir olursak ben inanıyorum ki bu sağlık krizinden de sağ salim çıkacağız. Bugüne kadar kaybettiğimiz insanlar oldu maalesef, bundan sonrasında kayıp yaşamamak için, virüse yenik düşmemek için hep birlikte ama evlerimizde bu mücadele devam edeceğiz... Sağlıklı beslenmeyi ihmal etmeden, hijyenimize özen göstererek, sporumuzu olan imkanlarımızla yaparak ve tabi yüreğimizde ümidi yeşerterek var gücümüzle dimdik ayakta duracağız. Büyüklerimizi evde kalmalarına ikna etmek bizlerin işi, unutmayalım.

Ve şimdi biraz da güzel şeylerden bahsetme zamanı. Geçtiğimiz günlerde bildiğiniz üzere ulusal ve yerel basında Göktürk Dergisi Yılın En Ödül Töreni Kemer Country Hotel’de değerli katılımcılarımızla gerçekleşti. Bu yıl ikincisini gerçekleştirdiğimiz ödül törenimiz çok ses getirdi ve hala sesi yankılanmakta. Daima başarımızı alkışlayan, mutluluğumuza ortak olan, yeni hedeflerimizde varlığıyla gücümüze güç katan tüm değerli dostlarımıza minnettarım ve şahsım adına teşekkür ediyorum. Şimdilerde evlere kapandığımız bu günlerimizde sanmayın ki miskinlik yapıyoruz, tembellik yapıyoruz. Biz evimizde otururken kendi sağlığımızla birlikte sizlerin de sağlığını koruyoruz. Sağlıkla üretmeye, çalışmaya devam ediyoruz. Güzel günler, sokaklarda tozu dumanı attıracağımız günler kapıda sevgili dostlarım. Biraz daha sabırla evde kalalım sonrasında sizlere buradan söz veriyorum festivallerle, davul zurnalarla ve özlediğimiz bizi biz yapan tokalaşmalarımız ve kucaklaşmalarımızla korona virüsünün tarihe karışmasını kutlayacağız.

Bu yazıyı okurken ben de evimdeyim diyen herkese kucak dolusu sevgilerimle sağlıklı günler diliyorum. Ümitsiz kalmayın, sevgiyle kalın.