Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivitel Bozukluğu yaşayan çocuğa nasıl yardım edebiliriz?

Dikkat  Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB ); okul öncesi dönem ve okul çağında belirgin hale gelen, sıklıkla erişkinliğe kadar süren bir bozukluktur.

Çocuğun davranışlarını kontrol etmesi ve dikkatini sürdürmesinde sorun vardır. Aşırı hareketlilik yaygın olarak görülür ancak bazı çocuklarda aşırı hareketlilik olmaksızın sadece dikkat sorunları da bulunabilir. Bu çocuklar üç ayrı problem oluşturur

Dikkat eksiklğini getirdiği problemler

Dürtüselliğin getirdiği problemler

Hiperaktivitenin getirdiği problemler.

DEHB sadece sorunu olan kişiyi değil kişinin ailesini, okul ve iş çevresini de etkiler. Çocuğunda Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olan ailelerin bilmesi ve inanması gereken en önemli şey çocuğun bir sorunu olduğudur. Ailenin çocuğun davranışlarını nasıl algıladığı ve ona nasıl yanıt verdiği çok önemlidir. Bu algılama ve yanıtlar olumsuz oldukça, sorun artar. Bu nedenle tedavinin ve aile eğitiminin ilk adımlarından biri aile ve çocuğun ilişkisini değerlendirmek, yapılan yanlışları saptamak ve bunları düzenlemektir.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite sorunu yaşayan çocuklarda ailelerde ve kendi hayatlarının içinde sorun yaşarlar ve aileleri bu durum çoğu zaman çıkmaza sokar, umutsuzluğa, yorgunluğa ve bitkinliğe sebep olur.

Dikkat eksikliği yaşayan çocuk başarıdan değil performanstan kaynaklı olarak sorun yaşar.

Örneğin 3+4 =7 yazması gereken çocuk aslında bildiği halde 8 yazabilir.

Ve bu sorunları görmezden gelmemek gerek.

Dikkat eksikliği yaşayan çocuklarda en önemli unsur disiplini sağlamaktır. Ama bu disiplini sağlamak demek çocuğa her seferinde ceza vermek gibi değil.  Cezaya ve tehtite alışan çocuk bu yontemelere karşı bağışıklık kazanabilir, davranış problemleri kronikleşebilir.

Olumlu davranışları pekiştirmek  ve teşfik etmek gerek.

Dikkat eksikliği yaşayan çocukta peş peşe yönerge vermek çocuk için KARMAŞIK olabilir.

Örneğin; arabalarını kutuya koy, ellerini yıka ve sofraya gel gibi karmaşık 3 isteği birden söylemek yerine kısa yönergeler verilmelidir.

Net olmayan cümleler kurmamak gerek örneğin; odanı topla demek yerine oyuncaklarını sepetine koy diyerek daha özelleştirip, anlaşılır cümleler kurulabilir.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite nedeniyle yönergelere uymama ile  isteyerek ve bilerek yönergelere uymaması arasında fark vardır.

Örneğin;  çocuğa  masaya gelip yemeğini yemesini istediğinizde; yemek yemek için bahaneler üretip, huysuzluk yapıyorsa ve hadi diye seslendiğiniz halde oyalanıyorsa ve bu süreci uzatıyorsa o zaman sorun; sizin yönergelerinize uymak istememesi olabilir. Ama eğer çocuğunuz siz  masaya gelip yemeğini yemesini istediğinizde  tamam dedikten sonra mutfakta ve ya başka yerde başka şeylerle uğraşıyorsa o zaman dikkat eşikliğine bağlı olarak yönergeyi takip edememiş olabilir. İlkinde daha net ve kararlı yaklaşmak gerekirken diğerinde  yani yönergeyi takip edemediği için gelmediyse ikinci bir yönergeye ihtiyaç duyabilir. Kısa ve anlaşılır yönerge vermek gerek

Dikkat eksikliğinde başarıdan değil performanstan kaynaklı problemler yaşayabilir demiştik bu da çocukta yaşıtlarından geri izlenimi verebilir. Böyle çocukların performans kaygısı olabilir. Bu gibi durumlarda çocuğa yapabildiği şeyler hakkında da konuşmak ve teşfik etmek çocuğu rahatlatabilir. Dikkat eksikliği yaşayan çocuklarda planlama ve zamanlama problemi vardır. Vakti yönetmekte ve organize olmakta zorlanabilir. Örneğin; ödev kağıdını yapmasını istediğinizde zamanlayıcıyı kurmak çalışmasını daha vakitli yapmasını sağlayabilir.

Dikkat eksikliği yaşayan çocuklar diğer çocuklara göre düzen ve plan isterler bunun için bazen davranış karnesi oluşturulabilir. Gün içinde yapması gerekenleri listeleyebilirsiniz.

Bir tablo gibi hazırlayıp puan verilebilir bu şekilde kendi rutinleri düzene girer.

Dikkat eksikliği  ve hiperatlvite bozukluğu olan çocuklarda; okul, aile ve takip eden hekimin ortaklaşa takibi etkili olacaktır. Özellikle okulda öğretmenin bu çocuklardan haberdar olması, onların yaşayabilecekleri sorunlar hakkında bilgi sahibi olmaları, çocuklara da daha fazla yardımcı olmaları bakımından faydalı olacaktır. Bu çocukların dikkati dış uyaranlarla çok kolay dağıldığı için, sınıfta ön sırada oturtulması, dikkatinin dağıldığı gözlendiğinde ona zaman yaratacak görevler verilmesi, yaptıkları işlerin takip edilmesi önemlidir. Evde de çocuğun çalışma ortamının düzenlenmesi, dikkat dağıtıcı uyaranların ortadan kaldırılması, çalışma saatlerinin ve programının düzenlenmesi, dikkate bağlı yaşanan sorunları en aza indirgeyecektir.

Çocuk Gelişimi Uzm.

Farah Ayşe Şahin