Günümüzde, kitap okumanın insana kattığı değerlerin herkes farkında. Ebeveynlerin kitap okumakla ilgili en büyük şikayeti ise; çocuklarına kitap okutamaması!
Bu sorundan muzdaripseniz, işte size birkaç tane yardımcı ipuçları…
Öncelikle çocuğumuza model olmalıyız yani kendimiz kitap okumalıyız.
Çocuğumuz, bizi ne kadar çok kitap okurken ve bundan keyif alırken görürse, kendisi de o kadar motive olur.
Peki okumayı nasıl eğlenceli hale getirebiliriz?
Belki de, patlamış mısır eşliğinde, ailece özel kitap okuma saatleri yapılabilir. Bunu düzenli olarak haftanın belirli bir günü yapabilirsiniz.
Beraber kitapçılara gitmek ve kitaplarını kendi seçmesi ebeveynlerin iyi bildiği ve uyguladığı yöntemdir. Kesinlikle çocuğun kitapları sevmesine yardımcı olur. Yalnız bu konuda dikkat edilmesi gereken durumlar var.
Birincisi, çocuk kitapçıda kitaplarla ilgilense de, fazla kullanılan teknoloji devreye girdiği anda kitaplar unutuluyor. Çünkü oyunlar ve televizyon programları beynin çalışma mekanizmasını manipüle ederek bağımlılık yaratıyor. Çocukların kendilerini kontrol etmeleri mümkün olmadığından, bu araçların ebeveynler olarak bizim kontrolümüzde olması ve bilinçli kullanılması gerekiyor. Tabii ki teknolojik araçları yasaklamak yanlış bir tutum olacaktır. Yasaklamak yerine, çocuklara teknolojik araçları sınırlı ve dikkatli kullanmaları doğrultusunda kurallar koymalıyız.
İkincisi de, özellikle yaş ilerledikçe çocukların kendi insiyatifleriyle karar verdikleri kitaplar aynı popüler karakterli kitaplar olabiliyor. Sürekli aynı tarzda okuyan çocuğun gelişimi de tek yönlü olabiliyor.
Peki bunu önlemek için ne yapabiliriz?
Çocuğunuzun yaşına uygun, ama onun normalde okumadığı farklı konular ve yazarlardan da kitapları alabilirsiniz. Onun kütüphanesine, tuvalete, arabaya vb. güzelce yerleştirdiğinizde hissettirmeden teşvik etmiş olacaksınız.
Unutmamak gerekir ki; insanoğlu doğuştan meraklı ve öğrenmeye her daim açıktır.
Emin olun; etraflarında kitap okuyan ve kitabı seven insan olduğu ve teknolojik faktörler olmadığı zaman okuma istekleri daha fazla oluyor.
Okuyan, çevresiyle bol bol sosyalleşen ve iletişim halinde olan çocuğun, anlama ve kendini ifade etme becerisi çok çabuk gelişmektedir.
Maksim Gorki’nin dediği gibi;
Kitaplar kendinize ve başkalarına saygı duymayı öğretecek, yüreği ve aklı, dünya ve insanlık sevgisiyle dolduracaktır.
Gülbahar Kurtoğlu